16 Şubat 2021 Salı

Buharlaşma Hissi

Her şey çok boğucu. Her şey çok kaotik. Oysa ben yavaşlamak istiyorum. Yavaaaaaşlamaaaaaaak. Zaten mizacı gereği yavaş bir adamım, doğal halim bu. Sadece istediğim zaman koşmak istiyorum, onun dışında hep yavaaaş.

Kendimle ters düştüğüm, tezatlar yarattığım zaman farklı akorlarla çalınan bir şarkı gibi algılıyorum kendimi. Şarkı aynı şarkı ama kulağa gelişi farklı, durduğu yer farklı, içi aynı dışı farklı. Yine de belirli bir alanın içerisinde kalıyorsun ya en sonunda; o sayede bir tutarlılığı oluyor. Ya da yer değiştirdiğinde geçtiğin yolu görebiliyorsun, hatta başkaları da görebiliyor. Yeterince zaman verirsen, hiçbir şey olağanüstü kalamıyor. Truva'nın yüce duvarları günümüzde hiçbir şey ifade etmezdi, hiçbir amaca hizmet etmezdi. Henry Ford'un üretim modeli bugün standart, yarın bir gün ise bizim bildiğimiz anlamda arabanın kendisi anlamsız bir antika olacak.

Çok geride kaldık. Siyasi bir anlamda söylemiyorum; gerçi o anlamda da geride kaldık. Demek istediğim şey şu, hem ben, hem benim neslim, hem Türkiye, hem dünya; gitmesi gereken temponun gerisinde kaldı. Amaç her zaman bir adım ileri gitmek değil midir? Ben babamdan daha iyi bir hayat süremeyeceksem, bu geride kaldığımızı göstermez mi? Bunun acısı bir yerden çıkacak. Çıktığı zaman, beklenenlerin çok ötesinde çirkinleşecek işler.

Ancak, bu gece bu kadar düşünmenin ve bu kadar iddia etmenin bir faydası yok. İsterseniz toprağı tüm gücünüzle itin, dünyayı döndüren siz olmayacaksınız. Bazılarının bunu anlaması lazım; ne kadar tepede durursanız durun, en tepede duramazsınız, yok öyle bir tepe.