13 Eylül 2010 Pazartesi

Referandum

Herkese selamlar.

Bugün yapılan referandumdan evet sonucu çıktı. Büyük süpriz değil tabii ki. Hatta aslına bakarsanız evet çıkması öyle çok şey değiştirmeyecek.

Neden mi? Gelin biraz eskilere dönelim. 1950'ler de Adnan Menderes, DP'yle iktidara gelir. Halka eğilmeyen CHP'nin ardından yeni bir soluk olurlar. Ancak evdeki hesap çarşıya uymaz. "Küçük Amerika" modeli fayda yerine zarar getirir, dış borçlar başlar, üretim durur, ekonomimiz Amerika'nın ellerindedir, dış politikada ABD'nin papağanı kıvamına gelinir, Kore savaşına -ki aslında bizle alakası yoktur, bütün derdimiz NATO'ya girmektir- asker gönderilir, yüzlercesi ölür, yaralanır, sakat kalır, üstüne bir de 6-7 eylül olayları yaşanır, 1960'ta ilk darbemiz gerçekleşir, başbakanımızı asarız -ki tek asılan o olmayacaktır-. 1961 anayasası o dönemde yapılan belki de tek doğru harekettir.

60'lar-70'ler arasında Türkiye sağ-sol kutuplarına bölünür, bu iki grup kedi köpek gibi birbirine girer, üniversitelerde silahlı öğrenciler kimseyi şaşırtmaz hale gelir, 71'de muhtıra yayınlanır, böylece ordu siyasete bulaşmaya başlar -bu da 80 darbesi ve 82 anayasasına zemin hazırlar-, Kıbrıs'a harekat yapmak zorunda kalırız. Ve nihayetinde Cumhuriyet tarihinin yüz karası 1980 darbesi olur, solcu liderler asılır, yığınla politikacı mahkum olur, ağaçtan elma toplanır gibi solcu toplanır, işkence görenler olur, hatta öyle ki solcu bir şairin şiirlerini saklamanız bile tutuklanmanız için yeterlidir. Sağcılar nispeten ucuz atlatır. 84 yılında ise PKK terör örgütü kendini gösterir -ki bugün hala başımızı ağrıtmaya devam ederler-.

Özal dönemi hariç, darbenin ardından siyasi istikrarsızlık dönemi başlar, koalisyonlar, başbakanlar adeta havada uçuşmaktadır. 90'larla birlikte muhafazakarlar Türkiye'de etkin olur, 2001'de kriz çıkar, ekonomi altüst olur. Günümüzdeki siyasi duruma ise 2002'de AKP'nin iktidar olmasıyla gireriz. AKP günlerindeyse durum malum; laiklik tartışmaları, Ergenekon, AB'nin peşinden koşmalar, yolsuzluk iddiaları vs. vs. vs...

O yüzden, baylar bayanlar, biz referanduma gelene kadar kırk ceviz kırmışız, referandumdan evet çıkması bize koymaz.

1 yorum: