2 Aralık 2015 Çarşamba

hızlı trenin frenleri tutmazsa hatta kilolarca çirkin metaforlar

söyleyecek bir sözüm var mı yoksa sadece gevezelik mi etmenin derdindeyim insanlara kendimi bir proje gibi sunsam mı yoksa her yere çıplak mı gitsem bir elimle kudret tutuyor muyum yoksa sanrılar mı görüyorum kendimi kaybetmiş bir vaziyette soru sormayı öğrenmek geri dönüşü olmayan bir eylemdir bir daha kapanmayacak bir musluğu açmaktır ilk sorundan itibaren sorun değil bu arada soru'n olarak okuyun neyse işte ilkinden itibaren her ana kendiliğinden uygulanan bir olgu aklınızın bir köşesine yerleşir düşününce üstüne korkutucu sorularla zeka arasında bağlantılar kurar bazıları ama tam olarak doğru olmamalı zeki insanlar da dolandırılıyor veya aptal yerine konuyor konmaktan değil bu arada konulmaktan gelecek şekilde okuyun neyse işte zekiler de salaklarla aynı kefeyi paylaşabiliyor çok da önemli değil ama rahatsız edici sözler ritimli olunca daha bir keyifli oluyor ama her ritimle söylenen söz müzik olmuyor ve her müzik ritimli sözler içermiyor şimdiye kadarki bu sözlerim ise ne bir sicim ne bir urgan ne bir halat ne de başka bir zımbırtıyla birbirine bağlanabiliyor bağalanbilmek değil bu arada bağlanamamaktan yola çıkarak okuyun olumsuz anlama değerini verin neyse işte alakasız kalıyor her şey kendi içimde zenginken dışarda çok yoksun yönlerim taraflarım var alışkanlıklar bazen zaman kaybı olur boşa çaba olur manasızlık olur buraya istediğiniz olumsuzluğu koyun o da olur uygundur değil bu arada şekli alabilir veya dönüşebilir olarak okuyun neyse işte bir insanın sahip olabileceği en önemli meziyeti kendi yerini yaratabilmesidir bence zamanın akışında kendi alanını açabilmesidir temizlemek veya yerleşmek değil bu arada yaratmak olarak okuyun neyse işte mavi beyaz ileriye akan ışıkların arasında bir başka renk olun renklerle çok barışık bir insan değilim şu anlamda değilim üstümde renk taşımayı sevmem renk taşıması uygun olan varlıkları renkleriyle görmek bir mutluluk sebebidir lakin delilik bir hastalık veya bir metottan ziyade bir orandır belki de ve delilik oranı yüksek kişilere deli diyoruzdur belki mandra filozofuna bağladığım andır şu an dikkatli bakarsanız bence ipleri görürüsünüz ama herkesin belli bir miktarda delilik taşıyor olması bana doğal ve mantıklı geliyor deli ve makul taraflar kafamızın içinde devirdaim eden bir savaş veriyor ve neresi daha kuvvetliyse o kazanıyor bence çok uçuk bir fikir değil bilmiyorum bana katılabiliyor musunuz yoksa yalnız mıyım bu garip döngüler silsilesinde bir şekilde heyecan verebiliyor muyum insanlara yoksa biyolojik bir kütle ziyanı mıyım acıklı mı sözlerim yoksa eleştirel mi aydınlar hak verir mi aydın değil bu arada ay'dın olarak okuyun aymaktan ayıkmaktan gelsin kenar mahalle jargonuna hakim olun azıcık neyse işte elit kesim ayakta alkışlar mı beni yoksa avamın gözünde bile avam değil miyim ne kadar da kibrimi görebiliyorum bazen soluklar ne kadar da özgürlüğü anımsatıyor bana şu ilmi sarkaçlar gibi olmasaydım bir dairenin içinde serbestçe gezen durulmalarım uzun soluklu duru'lma değil bu arada dur'ulma olarak okuyun neyse işte sabit olduğum dönemler uzun sürseydi böylece yolumu çizmeye vaktim olurdu bu şekilde doğaçlama oluyorum ve urganlar halatlar bağlayamıyor herhangi bir şeyleri birbirine ince bir bıyığı düzenli tutamıyorken bir koca hayatı mı düzenli tutayım zeki müren mi dinleyeyim yoksa sadri alışık mı izleyeyim hepinizi boş verip yoluma mı bakayım yoksa kafanızı çok mu şişirdim

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder