25 Temmuz 2010 Pazar

Uçurum

Amcasının yazlığına, Bodrum'a gelmişti. O gün nihayet, senelerdir gitmek isteyip te gidemediği o uçuruma gidebilecekti. Ocak'ta 18'ine girmiş, Temmuz'da da ehliyetini almıştı. Bütün sabah aklında dönüp durmuştu; gece olacak, amcasının eski Ford Mondeo'sunu alacak, güç bela uçuruma çıkacaktı. Allahım, o nasıl bir manzaraydı acaba öyle? Orada, çimenlere yatıp yıldızlara bakacak, suya yansımalarına bakacaktı, saatlerce.

Nihayet akşam oldu, amcasının eski Ford Mondeo'sunu aldı, güç bela uçuruma çıktı. Arabadan inip üç adım yürüdü. Sonra, duvara çarpmışcasına durdu. Gözleriyle gördükleri, bacaklarını felç etmişti.

İri mi iri, parlak mı parlak, insanın nefesini kesen bir dolunay vardı. Gökyüzündeki tüm bulutlar o gece toplanmak için özellikle başka bir yeri seçmiş gibiydi. Ve yıldızlar, yıldızlar her yerdeydi. Gecenin siyahından fazla yıldızların beyazı vardı. Her biri bir meşaleymişcesine yanıyordu. Ufuk çizgisi, sanki gündüzmüş gibi belirgindi. Deniz bir aynaydı, tüm yıldızlar ve dolunay eksiksiz, bozulmadan gözüküyordu. Dünyada iki tane gökyüzü var gibiydi; biri yukarıda, biri aşağıda. Dalgaların sesi o kadar zayıf, o kadar hafifti ki, çıt çıkmamasına rağmen zor duyuluyordu. Uçurum, bütün koyu ortalamış gibiydi; koyun iki kolu, önünde alabildiğine uzanıyordu. Kollardaki her bir ağaç, her bir çalı, her bir taş seçiliyordu ay ve yıldızların altında.

Uçurumun ucuna kadar yürüdü. Yerlerdeki çimenler taştanmışcasına dimdik duruyorlardı, en zayıfından bir meltem bile esmiyordu. Nefes almak sanki bu görüntüyü bozacakmış gibi geliyordu, kalbi atmaya korkuyordu, vücudu hafif hafif salınıyor, ama ona itilmiş bir hacıyatmaz gibi sallanıyormuş gibi geliyordu. Bütün cesaretini toplayıp yüzüstü uzandı. bulunduğu noktadan, av arayan bir şahin gibi hissediyordu kendini. Gözlerini bir an bile yıldızlardan, aydan, denizden, topraktan ayıramadı.

Şafak söktükten hemen sonra kalkıp arabaya bindi ve eve döndü. Bir daha da oraya çıkmadı. Uçurumu özlediğinde gözlerini kapaması yeterli oluyordu.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder