24 Şubat 2017 Cuma

Yıldızlı Siyah İçi Yargılar Ve Kavramlar

Sembolizme kafam basmaz. Kendimi ya da başka herhangi bir şeyi dolaylı yoldan ifade edemiyorum. Halihazırda fazla yontulmamış bir adam olduğumu düşünürseniz alengirli ifadelerle aramdaki mesafe ciddi anlamda mana kazanır. Öte yandan serbest çağırışım konusunda başarılıyım. Şu an bile mesela kafamda pembe bulutlar içinde doğan bir güneş ve o güneşin içinde kopkoyu lacivertlikte bir deniz görebiliyorum.

Görmek demişken, algılarımıza fazla yük bindiriyoruz. Bu yüzden de gerçekten göremiyoruz. Gerçekten duyamıyoruz. Kendi içimizde, fikirlerimizde, inançlarımızda fazla kayboluyoruz. Tavsiye alan kalmadı bu dünyada.

Zahmetsiz iletişim diye bir kavram var, zahmetsiz dostluğun bir tık daha geneli. İki insan arasında, sonucunda yorgun çıkmadığın, doğal bir akış içerisinde ilerlediğin bir iletişim türü var. Her zaman başına gelmez, fakat değerli. Zahmetsiz iletişimi ne kadar sık yapabilirsen, o kadar kendine faydası olur. Zaten çok kavga ettiğimiz, çok uğraştığımız bir dönemdeyiz, zahmetsiz iletişim böyle bir dünyada çok değerli. Bu dünyada emeksiz, mücadelesiz bir dönem olmadı; fakat hem fiziksel hem de zihinsel yoğunluğun bu kadar zirveye çıktığı bir çağ yaşamamıştı insanoğlu. Bazen kavgamı sadece toprakla vereceğim dönemlerde yaşamam gerekiyordu diyorum kendime.

Yerkürede manevi bir çekim alanı yok. İnsanın ruhu boşlukta sallanıyor. Çağımızın deliliğinin bir sonucu olarak insanın iç dünyasının bir temeli yok. Tutunacak bir dalı yok. Ne yaparsan kendine yapıyorsun ve bazen hiç yol almıyorsun.

Klişe, genelgeçer sözler kullanıyorumdur eminim. Tekrarın çok geçerli bir öğrenme yolu olduğu barizken ben de biraz hep aynı şeyleri söylüyor olabilirim, bu hakka sahibim. Belki de sizlerden çok kendim için yapıyorumdur bunu. Halihazırda sizler için değil kendim için yazıyorken çok mümkün.

Bütün dünya olarak bir şeyler arıyoruz. Hepimizin içinde bu var. Arıyoruz ve bulamıyoruz çünkü ne aradığımızı bilmiyoruz ve keyfimiz kaçıyor bu yüzden hatalar yapıyoruz ve vakit kaybediyoruz ardından harcadığımız vaktin pişmalığını duyuyoruz ve değişmek istiyoruz bu yüzden bir şeyler arıyoruz ve döngüde en başa dönüyoruz. Döngü içinde yaşadığın müddetçe ileri gidemezsin. İsteyen kağıt kalemle denesin bunu.

Yine de yaşamamızın, yaşamlarımızın bir anlamı var. Anlamın kendisi önemli değil. Varlığı yeter o anlamın. O anlama tutunmaya devam edin yeter. Hepinize teşekkürler.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder