9 Aralık 2020 Çarşamba

Hangimiz Tükenmedik

sabahlar ölür akşamlar gelir ardından ama bugünler ölür yarınlar gelir ardından gözyaşları ve kahkahalar dans eder hayattan korkanlar ölür bir yolunu bulup ölümden korkanlar kaçamaz bir yolunu bulup ama bazıları vardır ki adını muaf tutmayı başarır ölümden insan hayata tutunacağı bir dal arar hırsında kederinde şehvetinde inancında tutunduğumuz dallar kaçındığımız sığınaklarımızdır öte yandan acıdan korkup şehvete sığınan kaç insan var bu dünyada şehvetten korkup inanca sığınan kaç kişi pişmanlıktan kaç kişi kaçtı şiddete ve ne kadarımız tiksinip açgözlülükten mütevazılığa koştuk çünkü özümüzden kaçamıyoruz bu yüzden öldürmek isteyenimiz öldürüyor ve ölmek isteyenimiz ölüyor bu yüzden çölde güller açtırabiliyoruz ve yağmurlarda ormanlar kurutabiliyoruz istediğimiz zaman dumanları ve aynaları kullanabiliyoruz ama çırılçıplak olduğumuzda ne yaptığımız bizim hakkımızda bir şeyler anlatıyor efsaneler tekrar tekrar anlatılır diye duydum bugün çünkü sonunu bilsek de bazen bu hikayeleri dinlemek isteriz tarihin tekerrür etmesine sebep olan da bizim bu ihtiyacımızdır bir an gelir medeniyetimiz paramparça olsun isteriz ki o medeniyeti daha temiz daha berrak daha taze olarak yeniden kuralım bu ikiliğe bu çapraz bağlantıya bugün yeniden tutunuyorum çünkü buna ihtiyacım var çünkü sıkılıyorum çünkü yoruldum ve bıktım ve daha güzel günler istiyorum bunu sen de istiyorsun mahallendeki bakkal da istiyor ilçenin belediye başkanı da istiyor hepimiz istiyoruz zaten sahip olamadıklarımızı arzulayan canlılarız hele bu kadar kısıtlanmışken en mahrum olduklarımızı istiyoruz yalnızlarımız sevgili istiyor arkadaş istiyor öksüzlerimiz aile istiyor yoksullarımız zenginlik istiyor zayıflarımız güç istiyor yaşlılarımız gelecek istiyor insanı insan yapan zekasıdır ama insanı canlı yapan duygularıdır ve duygularımız darmadağın anlayabiliyoruz bizdeki kalp birbirimizde var bu sayede taşıyabiliyoruz karanlığın içinde bir küre ışık taşıyan bir ses tonu bu çünkü o ışık o umut bizi yarına taşıyor kendimi o ışığa bakmaya zorluyorum aslında bunu yazarak umutsuz durumlar yoktur umutsuz insanlar vardır ben hayatımın hiç bir zaman umudumu yitirmedim demiştir Mustafa Kemal Atatürk ve o cümleye sığınıyorum dört duvar arasında işe boğulmuş ve biraz olsun bağımsızlığa n-muhtaç yaşıyorum bu vaziyetin yarattığı duygusal fırtınada bir yön bulmaya çalışıyorum hepimiz öyle ya da böyle şu zor zamanlarda bir şeylerle mücadele ediyoruz ve yenilmek kolay bugüne özel bir şey değil bu dediğim yenilmek her zaman kolay ama yenilemeyiz bugünlere yenilemeyiz bir gün gelecek yenilmek kaçınılmaz olacak ama o gün bugün değil bir gün gelecek yenileceğiz ve bir sonraki savaşa hazırlanmak için geri çekileceğiz ama bu savaşın cephesinden kaçamayız o yüzden başlangıç ya da değil mücadeleye devam ben yarın sabaha çekiliyorum yeni bir günün getireceklerine sığınıyorum sizler de nasılı size kalsın ama yarın için bir yol bulun hoşçakalın

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder