2 Mart 2016 Çarşamba

Akıl Sağlıksızlığı Hakkı

tuşlara basıp bir fırtına yaratmak üzereyi hayır tuşlara basmak da değil tuşlara abanmak bir arayış içerisindeyim epilepsi nöbeti kadar güçlü bir histen etkiden söz ediyorum yukarı ve aşağı yarım dairesel şu an ne istiyorum biliyor musun şu an bir sinir krizi istiyorum bir kadından sağlam bir tokat yemek istiyorum büyük bir belaya kafa göz girmek ve oradan çılgınca bir sonuçla sıyrılmak istiyorum ritim istiyorum davulların hızlı ve saldırgan sesler çıkarmasını istiyorum gitarlardan buğulu notalar yükselsin kışkırtma olsun siyah maskeler ve yanan binalar tam anlamıyla delilik tam anlamıyla delilik hepimiz düzenin ve sıradanlığın köleleri değil miyiz zaten bu gönüllü bir anlaşma değil mi zaten bakın beni on beş sene sonra elimde ekmek evin kapısının önünde karımı yanağından öperken görürsünüz zaten olağan bir sonuç bu hayatımızın basit gerçeği bu lakin bizim çıldırma hakkımız nerede içimizdeki vahşeti nereye dökeceğiz kükremek istediğin zaman ne yapıyorsun kükremek yerine marjinallik çok az kişinin gerçeği olmasaydı marjinallik kavramı olmayacaktı zaten dünyamızda fakat olağan hiç mi sıkmıyor sizi sadece üç beş kişinin okuduğu bu sanal görüntülerde mi vahşi yanımı gösterebileceğim sadece çantamda gezdirdiğim ufak defterlerde mi hadi oradan akacak kan yerinde durmaz bizim atasözümüz değil mi o zaman ben bu ruh hastalığını bütün türk ırkına yoramaz mıyım söylesenize ne olur kendimizi tatminden daha fazlası olsun filmler diziler şarkılar belki bir gün hayal taciri olurum evet bu sorunun cevabını henüz ne ben verebilirim ne de x bir kişi yine de bir gün hayaller öngörüler sahneler ve mizansenler bahşedebilirsem siz insanlara bunu sokaklarda görmek isterim ve bana sakın ruhsuz eylemlerle iç ferahlatmaktan başka bir işe yaramayan gösterilerle gelmeyin bana saf kaosla gelin pırıl pırıl bir manyaklıkla gelin ve söz veriyorum sabah yerleri süpürürüm ben işlerinize götürürüm sizi raporlarınızı arşivlere taşırım akşam yemeğinizi de pişiririm ama bana o saldırıyı verin o yangını verin lütfen bende acayip beklentiler yaratıyorsunuz çünkü ve biliyorum bunu yapıyorsunuz çünkü karşılığında parası neyse veriyorum hepimiz yapıyoruz bunu bu vaadi yerine getirmenizi istiyorum bana katılmanızı istiyorum bakın bütün acayipliklerime rağmen ortalama bir insanım bu demek oluyor ki benim düşündüklerimi siz de düşünüyorsunuz iyi kötü desteğinizi istiyorum canınızı değil ki kendimize zararı bilinçli verelim nasıl olsa bilinçsizce yeterince yaralıyoruz kendimizi onun yerine bu konuda bilinçlendirelim kendimizi hadi bana inanın ne olur bana inanın hatta bu sapkınlığa almanca bir de tanım yapar biri böylece muallakta da kalmayız tüketim toplumunun ana yemeğinden söz ediyorum size öngörülerden seraplardan heveslerden siz zannediyor musunuz ki havana denen şehir ya da roma veya tokyo reklamlarda gördüğünüz gibi yerler hayır insancıklar hayır ne kadar büyülü olurlarsa olsunlar ne kadar inanılmaz olurlarsa olsunlar size yutturulan o hayaller bütünü gibi değiller yalancılar yalanı en rahat fark edenlerdir ben bu konuda çok iyi bir yalancıyım yani arkadaşımın ricasını yerine getirmediğim zaman veya hocamın ödevini teslim etmediğim zaman rezalet bir yalancıyım ama yalanı bir fikir olarak insanlara sunmak konusunda doğal bir yeteneğim bü yüzden yalanı temel alan yüzlerce şeyi hayatımızın temellerinde görünce anlayabiliyorum ve sizden bu yalanların yerine geçici de olsa sırf sonuçlardan eğlenebilmek için gerçeği koymanızı istiyorum sonrası zaten darbukalar ve dans sonrası boyalar öpüşmeler çimenlere sırt üstü uzanmak köpeklerle oynamak sonrası çok güzel tükenebilen ama çok güzel şeyler o yüzden son kez söylüyorum lütfen hep beraber akıl sağlığımızı makinaya atalım yıkanınca kurutur ertesi gününe giyeriz tekrar

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder